Tayland, Asya kıtasında bulunan güler yüzlü insanları, gösterişli Budist tapınakları, birbirinden güzel tropik adaları, turkuaz renkli koyları, masajları, filleri, kaplanları, maymunları, çeşit çeşit tropik meyveleri, canlı gece hayatı ile huzur dolu Dünya’daki cennet olarak adlandırdığım hayallerimin ülkesi. Bu satırları yazarken rüya gibi geldi geçti 15 gün diye içimden geçiriyorum, şimdi geriye yaşanan anıları biriktirme ve paylaşma zamanı. Plansız biranda gerçekleşen bir seyahat olduğundan apar topar yollarda planları yapmaya başladığımı söyleyebilirim. Turla gitmediğim için kendi bireysel deneyimlerimi sizlere aşağıda tek tek anlatıyor olacağım.
Tayland hakkında kısa bir bilgi vererek başlayalım; Resmi adıyla Tayland Krallığı, eski adıyla Siyam, Hindiçin yarımadasının orta kısmında bulunan Güneydoğu Asya ülkesidir. Başkenti Bangkok; Para Birimi Baht. Resmi Dili Tayca. Resmi din Budizm. Halkın %92’si Budist, %5’i Müslüman, geri kalanı Hristiyan. En güzel tarafı da Türkiye’den vize istemiyor. Sadece pasaportunuzla rahatlıkla ülkeye girebiliyorsunuz.
Tayland’a Nasıl Gittim; Türkiye’den Bangkok, Phuket gibi noktalara uçuş yapabilirsiniz çok daha kolay olacağını düşünüyorum. Üçüncü alternatif olarak benim yaptığım gibi; yani uygun uçak bileti bulur bulmaz Qatar Airways’ ın yeni açılan Pattaya hattı ile Doha aktarmalı olarak Tayland’a geçmek olabilir.
Pattaya Havalimanına gider gitmez 15 gün kalacağım için daha avantajlı olacağını düşündüğüm, bol bol interneti kullanabileceğim yeni bir Tayland sim kartı satın aldım. Havalimanından çıkmadan bir iki sim kart banketi göndereceksiniz ben TRUE olanı tercih ettim üzerine tıklayarak internet sitesinden de ulaşabilirsiniz. 18GB 15 Gün kullanabileceğim 20 dolarak bir hat satın aldım yalnız bu hattı alırken ilk bir hafta dan sonra hızının düşeceğine dikkat etmemiştim son bir hafta internetin hızı düştü ve sıkılıp Türkiye hattımı taktım. Sizde mağdur olmamak için alırken internet hızına dikkat edin. Havalimanından almak istemezseniz şehirde her yerde hat satın alabiliyorsunuz sorun olmuyor.
Pattaya havalimanı çok küçük çıkar çıkmaz mobil taşınabilir bir bankamatik gördüm hemen para çektim. Yanımda biraz dolar vardı keşke daha fazla alsaymışım diye düşünmedim değil çünkü bankalar her para çekilişinde 220Baht (Yaklaşık 26TL) komisyon çekiyor ama çok para üzerimde gezmeyi de sevmiyorum. Yine de mantıklı olan buradan dolar alıp orada Baht ‘a çevirmek olabilir, çoğu yerde dolar geçiyor zaten veya para çekerken birkaç seferde değilde tek seferde orada kullanabileceğiniz miktarı çekim yapabilirsiniz.
Tayland ile ilgili kart kopyalanması olayı olabileceği söylenmişti bu yüzden genelde ya havalimanı ya da bankaların hemen önünde bulunan bankamatikleri daha güvenli bulduğumdan buralardan çekim yaptım.
Pattaya Havalimanından Bangkok’a nasıl ulaştım? Biraz zahmetli olduğunu söyleyebilirim o yolu birdaha gelmek istemem sanırım. Pattaya’dan yine Pattaya otobüs terminaline gidiş 250 Baht kişi başı ödedik 15 dakika sürdü ardından otobüsle Bangkok 250 Baht, Bangkok’ta inip otelimize gitmek üzere taksiye bindik 110 Baht civarı tuttu. Toplam: Pattaya-Bangkok arası 610 Baht (74,36TL.) Pattaya Havalimanı Bangkok arası karadan yaklaşık 2 saat sürüyor.
Hadi şimdi başlayalım Bangkok Macerasına;
Bangkok’ta Ne Yapılır? Ne Yenir? Nerelere Gidilir?
Melekler şehri Tayland’ın başkenti Bangkok, Chao Phraya nehrinin ortasından akarak şehri ikiye böldüğü; geniş caddeleri, gökdelenleri ve renkli gece hayatı ile modern bir şehir. Bangkok’a gider gitmez ilk gün şaşkınlık yaşadığımı söyleyebilirim.Her yerde sokak lezzetleri, rengarenk taksiler, tuktuklar şehir çok kalabalık ve hiç bitmeyen bir gürültü var. Şehri biraz tanımak içimize sindirmek için otelimize yerleşip civarı gezdikten sonra ertesi gün tapınakları gezmek üzere yola çıktık.
Bangkok’un yerel ulaşım araçları tuktuklar çok keyifli ama bence kısa mesafelere gitmek için uygun olabiliyor uzun mesafe gideceksek kesinlikle taksi kullanıyorduk özellikle sürekli taksiciler ve tüm esnaf ile pazarlık yapacağınızı unutmayın belki de Bangkok’ta bizi en çok yoran şey pazarlık oldu. Çoğu taksi taksimetre açmıyor üzerinde Taksimetre yazısı olanlara binerken yine de sorun onlar bile bazen açmıyor. Bangkok’ta ayrıca motosiklet taksiler bulunuyor. Ben genellikle Taksi kullandım zaten bizim fiyatlarımıza göre pazarlıksız bile oldukça uygun. Uber ve Tayland’ın Uber benzeri kuruluşu Grab’ı indirip kullanabilirsiniz. Özellikle Uber’i Bangkok’ta Grab’i Phuket’te kullandık işe yarıyor. Ulaşım konusunu vakit bulunca daha detaylı bir ara paylaşacağım.
Bangkok Tapınaklar; Geneli Budizm inancı olan ülkede altın tapınaklar oldukça dikkat çekici.
Bangkok’ta aynı gün 3 tapınak gezdim. Wat Pho, Wat Arun ve Grand Palace. Herbiri ayrı güzeldi. Grand Palace ve Wat Pho birbirine yürüyüş mesafesinde yer alıyor. Tapınaklara giderken uzun bol pantolon veya uzun etek, elbiseler giyinmeniz gerekiyor saygıdan ötürü kısa kıyafetlerle girilmesi yasak. Sabah 8’de açılan tapınak akşam saat 5.30’a kadar ziyaret edilebiliyor. Neredeyse tüm tapınakların; 15.30 ile 17.30 arasında ziyaret saatleri sona eriyor.
Grand Palace; Tayland’ın en ünlü ve gösterişli yapılarından biri kraliyet sarayı kompleksi. Saray resmi olarak 1782’den beri Siam Krallığı’na ev sahipliği yapmaktadır.
Ünlü Wat Phra Kaew tapınağı da Büyük Saray kompleksi içinde yer alıyor. İçerisine girdiğimde altın ve Buddha’ların gösterişli mimarileri ile büyülendim. Halen Tayland Kralının Yaşadığı; Grand Palace giriş; 500Baht
Wat Pho Bangkok; Tayland’da bulunan budist tapınağıdır. Daha çok Reclining Buddha olarak adlandırılır. Grand Palace’a çok yakın olduğu için yürüyerek ulaştık.
Tam ismi Wat Phra Chettuphon Wimon Mangkhlaram Ratchaworamahawihan dir. Thai Masajının burada doğduğu söylenmektedir. Yatan Buddha giriş; 100Baht.
Wat Arun Tapınağı; Thai dilinde( Şafak Tapınağı) anlamına geliyor. 300 yıllık, Chao Praya Nehri’nin batı tarafında, Tha Thien iskelesinin karşısındaki yer alıyor.
Bangkok’un eski şehir olarak adlandırılan bölgesinde yer alan Tha Thien iskelesinden, 4 Baht ödeyip feribotla karşıya geçebiliyorsunuz dönerken de yine aynı ücreti ödemeniz gerekiyor.
Burayı özellikle en sona bırakın akşam üzeri hem gün batımı çok güzel oluyor hem de ışıklandırması müthiş.
Bangkok’ta Ne Yenir?
Sokak yemeklerinde Dünya’da ilk sıralarda olan Tayland’da her adım başı bir sokak yemeği ile kaşılaşabilirsiniz. Sokak Lezzetleri, Night Marketler, Sea Food Marketler’in yanı sıra güzel bir restoranda yemek yemek isterseniz. Sizlere iyi bir tavsiyem olacak.
The House On Sathorn Bangkok; Bangkok’ta W Hotel’in The House On Sathorn Restaurantı’nın mutfağının başında harikalar yaratan Türk şefimiz Fatih Tutak var. Türk lezzetlerini, Uzakdoğu mutfağıyla harmanlayarak hazırladığı yemekleri deneyimlemek çok gurur vericiydi.
Bangkok’ta yaşadığım en mükemmel deneyimlerden biriydi. Restaurant’ta Fatih Tutak imzalı menüyü deneyimledim. Bu lezzet fırtınasındaki her minik tabakta yemek sunumları ile ustaca eşlenen şarabım değiştirildi ve her yemek, şarap ayrı ayrı anlatıldı. Menüden deneyimlediğim lezzetler den; mezeler, Sultan’dan mesaj var (güvercin ayağında mesaj asılı) Kalamar Dolma, Dardanelles ( Turk tuna fish), From My Mum ( Mantı) Red Velvet ( Çilek yoğurt Osmanlı Şırası) Tatlısı nefisti. Yine Türk lezzetlerinden Çanakkale Cheese Helva harikaydı. Tam anlamıyla Türk ve Uzakdoğu yemekleri ile gastronomik bir şölen yaşadım. Bangkok’a giderseniz bu özel deneyimi yaşamanızı tavsiye ederim.
Lebua State Tower, Nefes Kesen Bangkok Manzarası; Bangkok’un en ünlü barlarından bazıları gökdelenlerin tepelerinde bulunuyor. Lebua Hotels Resorts ‘un en üst katında bulunan Sky Bar Bangkok’un en yüksek ikinci gökdeleni olan Lebua State Tower’ın 63. katında bulunuyor. Burada şehrin muhteşem panaromik manzaralarını görebilirsiniz. Özellikle akşam üzeri giderseniz hem gün batımı hem de şehrin rengarenk ışıklarını görebilirsiniz. Sky bar The Hangover film serisinin Tayland’da çekilen 2. bölümünde yer almış. Fiyatlar biraz yüksek olabilir ama bu manzara için değer. Alkölsüz içecekler 700THB’ dan başlıyor. Ayrıca barın giyim kuralı var şort vs gibi kıyafetlerle giremiyorsunuz şık olmanız gerekiyor. Mutlaka Bangkok listenize bu nefes kesici manzaralı barı ekleyin derim.
Bangkok Sokak Yemekleri; Tayland’da yemek yemek ve pişirmek ata sporu : ). Sokak yemekleri cenneti Bangkok, adım başı heryerde çeşit çeşit sokak yemekleri sabaha kadar yaşayan şehire canlılık katıyor. Krep özellikle en çok göreceğiniz lezzetlerden hamuruna, tatlı- tuzlu istediğiniz herhangi birşeyi koyabiliyorsunuz. İlk gittiğinizde sokak yemeklerini pek önermeselerde birkaç gün sonra birşeyler deneyebilirsiniz. Çünkü başka hiçbiryerde bulamayacağınız çeşitlilik yer alıyor. Bazı sokak yemekleri hatta çoğu hijyenik açıdan çok iç açıcı olmadığı için bunu paylaşabildim. Sokak yemeklerinin yanısıra gece marketleri, sea food market vs ziyaret edebilirsiniz.
Thipsamai Restaurant’ta Pad Thai yemek şart. Kralın Pad Thai yediği yer olarak ünlenmiş bu yüzden kapısında sıra vardı doğrusu Tayland seyahatimde yediğim en üzel Pad Thai buradaydı. Üzerine yumurta ile kaplıyorlar şekil olarak diğerlerinden farklı ve lezzetli.
Adres: 313-315 Maha Chai Rd, Khwaeng Samran Rat, Khet Phra Nakhon, Krung Thep Maha Nakhon 10200, Tayland, Telefon: +66 2 226 6666
Bangkok’ta Michelin Yıldızlı Sokak Yemeği; Bangkok’ta 1 Michelin yıldızı alan sokak yemeği noktası Raan Jay Fai ‘nin meşhur omleti var. Sokak yemeği kraliçesi olarak anılan Jay Fai’nin lezzetlerini denemek için sıra beklemeniz gerekebilir. Burası Thip Samai Restaurant’ın hemen yanı başında yer alıyor.
Gece gittiğim Train Night Market harikaydı. İçerisinde deniz ürünleri, giyim, barlar, yiyecek-içecek herşey ayrı ayrı sıralanmış kocaman bir Açıkhava kompleksi gibiydi.Train Market’te deniz ürünleri bölümüne mutlaka uğramalısınız. Set şeklinde satılan deniz ürünlerini satın alarak pişirttirip yiyebilirsiniz.
Koah San Road; sırt çantalı gezginlerin uğrak yeriymiş benim için pek iç açıcı bir cadde değildi kaos ve kalabalık. Meşhur böcek yemekleri burada standlarda satılıyor. Eğer yemeyecekseniz Fotoğraf çekmek 10 baht. Her yerde sokak ortasında masaj yaptıran insanlara rastlamak mümkün.
Damnoen Saduak Yüzen Pazar; Bangkok’ta üçüncü son günümüzde Phuket’e geçmeden önce Yüzen Pazar’a uğradık. Yaşam şartlarına rağmen yüzünden gülümsemeyi eksik etmeyen insanların ülkesi Tayland. Bangkok’un en önemli simgeleri yüzen çarşılar mutlaka ziyaret edilmeli. Geçtiğimiz akşam Koah San Road’da uygun tur bulamayınca şehrin yaklaşık 100km ilerisinde olan Damnoen Saduak bölgesindeki yüzen çarşıya kendimiz gitmeye karar verdik. Otele Uber çağırdık 2000 Baht yüzen pazara gidiş bekleme ve ortasından tren geçen pazara gidip sonrasında bizi havalimanına bıraktı. Bangkok’tan yolculuk yaklaşık 1 saat sürdü. Belgesellerde izlediğim ve hayran kaldığım bu yüzen çarşı da kano gezisi kişi başı; 100 baht. Yüzen çarşı sabah 7’den öğlen 12.00’a kadar acık bu sebeple sabah erken kalkıp buraya ulaşmanız gerekiyor. Buraya erkenden gelirseniz, dar kanallar bot ile keyif yapabilirsiniz. Bir ürün için size 1000 baht diyorlarsa pazarlığı 100 ya da 200 bahttan açın kadınlar size yeniden fiyat verecek, siz 200’de ısrarcı davrandığınız sürece en uygun fiyatla istediğiniz ürünü satın alabilirsiniz. Bangkok’ta beni en çok yoran şeyin pazarlık olduğunu belirtmeliyim. Heryerde altın tapınaklar var ama insanlar muhtaç. Yüzen çarşıda satın alabileceğiniz envai çeşit ürün var. Tay sanatçıları tarafından yapılan sanat eserleri, seramikler, şapkalar, biblolar, ahşap ürünler, değerli taşlardan yapılmış filler, mücevherler, çok çeşitli meyve, içecek, taptaze meyve suları ve kanonun içinde gözünüzün önünde pişen Thai yemekleri var. Bangkok’un içerisinde her ne kadar yüzen 2 Pazar bulunsa da vaktiniz varsa ben burayı öneriyorum gitmeniz için uzak ama değiyor daha büyük ve en çok bilineni burası.
Tren Pazarı; Yüzen Pazar’ın yakınında bulunan Tren Pazarına da mutlaka gitmenizi öneririm. Özellikle trend’in geçeceği saatlere denk getirirseniz harika olacaktır. Bangkok’ta 3 günüm böyle geçti ardından Bangkok Havalimanın’dan Phuket’a Thai Airways ile yaklaşık 1.45 dakikalık bir uçuş yaptım. Bangkok Havalimanı oldukça büyük ve bir çok yiyeceği rahatlıkla bulabiliyorsunuz.
Şimdi hayallerimin şehri Phuket’e gidelim.
Phuket
Tropik Cennet Phuket; Beni asla hayal kırıklığına uğratmadı hatta beklediğimden daha güzeldi rüyalarımı süsleyen güzel şehir.
Phuket Havalimanından akşam iner inmez taksi ile 650 Baht karşılığında Phuket merkezdeki otelimize geçip burada sabahladık. Çünkü ilk olarak Phuket merkez değil rüyalarımı süsleyen Phi Phi adasına gitmek için heyecanlanıyordum. Sabah kalkıp kahvaltı yapıp ardından yoldan bir taksi çevirdik, 200 Baht karşılığında Limana bıraktı.
Phi Phi Adası;
Phuket Liman’dan Phi Phi adasın tek yön 600 Baht’a feribot bileti aldım. Size gidiş-dönüş bilet vermek isterlerse kabul etmeyin tek yön alın. Dönüşte 50 Baht daha ucuza bilet alıp adadan geri gelebiliyorsunuz.
Phi Phi Adası; Feribot ile yaklaşık 2 saat süren Phi Phi adası yolcuğum da kalbim kuş gibi yerinden çıkacak gibi çarpıyordu. O anlara birdaha gitsem keşke kaya oluşumları, okyanus beni heyecanladırmak için yeterliydi. Adaya ulaştığımızda kendimden geçtim direk burada 3 gün değil 4 gün kalmalıyız dedim. Küçücük bir çarşısı, yemyeşil kayalıklar, turkuaz denizi ile bambaşka bir rüyadaydım. Kaldığımız otel kayalıkların yamacında, sahile sıfır bungalow tam anlamıyla doğayla iç içe bir yaşama adam atıyoruz.
Türkiye kış mevsimini yaşarken, kilometrelerce uzakta yaz mevsimini yaşamak mükemmel. Günlerdir bu güzelliklerin tadını çıkartıyorum. Hindistan cevizi suyu ile Tayland Phi Phi adasından yani cennetten merhaba. Turlara katılmaktansa bu güzel adada daha çok vakit geçirmek için 3 gün limit koymuştum kendime ama 4 güne çıkardım o kadar güzelki daha fazla kalmak istedim.
Phuket sahillerinden Krabi eyaletine kadar olan bölgede Phuket’in güney doğusunda bulunan Phi Phi Adalarının en büyüğü ve en kalabalığı olan Koh Phi Phi Don, tam manasıyla fenomen olmuş bir ada.
Koh Phi Phi Leh ise ikinci büyük ada, diğer adalar Bida Nok, Bida Noi ve Ko Koh Phi birer küçük adacık. Maya Beach ve Monkey Beach var yakınlarda. Hepsi yan yana Phi Phi fe kaldıgınızda günü birlik hatta birkaç saatlik tekne turu yapabilirsiniz.
Turlara sabah erken 7 gibi çıkmakta fayda var sonra koylar çok kalabalık olabiliyormuş. Maya Beach Leonardo Di Caprio’ nun The Beach filmini çektiği ada mutlaka uğranılmalı. Maymun adasında Hindistan cevizi suyumu bir maymuna kaptırdım. Maymunlara yiyecek ve içecek verebilirsiniz dikkatli olmakta fayda var ben pek yaklaşmadım.
Efe Restaurant; Tayland Phi Phi adasında bir Türk restoranı olan Efe Restaurant Phi Phi karşıma çıktı üstelik sahibi Efe, henüz 21 yaşında cesur genç bir girişimci. Türk lezzetlerini Uzakdoğu’da tanıtmak, tattırmak için elinden geleni yapıyor oldukça başarılı bu konuda kendisini tebrik ederim. Türklerin yanısıra birçok ülkeden turistlere hitap ediyor. Menüsünde bulunan pide Adana favori lezzetim oldu. Karışık kebab da oldukça lezzetliydi. Diğer lezzetlere gelince, çorba, pideler, kebaplar, kuzu incik, hamburger, çeşit ceşit salatalar gibi birçok seçenek var, mutfakta da 24 yaşında ki genç Vedat şef var kısıtlı imkanlarla güzel işler başarıyorlar uzaklarda. Rakı içmek isterseniz o bile var. Fiyatlar 20-60₺ arasında değişiyor. 10 gündür Türk yemekleri yemiyordum çok çok iyi geldi. Phi Phi adasına giderseniz mutlaka bu güzel, leziz ve sımsıcak mekana uğrayınız ve Efe’ye benden çok selamlarımı söylemeyi unutmayın! Adres: 125/22, 139/7 Moo 4, Koh Phi Phi, อำนาจเจริญ 81000, Tayland Çalışma saatleri: Kapalı ⋅ Açılış zamanı: Sal 12:00 Telefon: +66 95 150 4434
Phi Phi Adası View Point; Phi Phi adasını yukarıdan kuşbakışı görebileceğiniz en güzel noktalardan birtanesi tabiki merdivenleri göze alarak yürümeyi başarabilirseniz 186 metre yaklaşık 20dakika alıyor, gerçekten oldukça çok merdiven var ama manzarayı görünce değiyor. 30 Baht giriş. Gün doğumu veya gün batımını mutlaka burada izleyin. Tropik ormanların içerisinden geçeceğiniz için sinek kovucu sürmenizi tavsiye ederim.
Otelimizin hemen önünde okyanusa karşı 350 Baht karşılığında açık havada masaj yaptırmayı ihmail etmedik. Phi Phi Adası Geceleri; Plaj partilerinde yalın ayak gezen insanlar, çekilmiş denizde yürüyenler, kumda poi gösterileri, Tay boksu maçları yaplıyor. Tayland klasiği olan minik kovalarda kokteyl içebilirsiniz ama genelde bu kovalara servis edilen alkoller sizin sipariş ettikleriniz olmuyor. Eğer kova alacaksanız, kendi içkinizi kendiniz doldurabilirsiniz. Kumsalda gece 03.00 a kadar devam eden partilerde ateş üzerinde atlamak oldukça meşhur akşam olunca adanın arkasındaki sahile giderseniz ateş şovlarına denk gelirsiniz.
Bambu dövme çok hijyenik bir yöntem değilmiş söylenene göre ama adada çok popüler. Makinayla dövme yaptırmak da mümkün, ama burada popüler olan 2000 yıllık bir Asya geleneği olan bambu dövme tekniğiyle yaptıranlar fazlaydı.
Phi Phi adasından dönmek çok zor olsa da yeni bir heyecan beni bekliyordu. Şimdi sıra Phuket’i keşfetmeye gelmişti. Phi phi adasından Phuket’e feribot ile dönderken daha uygun bir ödeme yaptık 500 Baht Feribot + ttransfer aldık. Feribot bileti aldığınız yerden otelinizi ösylerseniz aynı zamanda otele transferinizi de sağlıyorlar ek ücret karşılığında.
Phuket Patong Beach;
Doğa harikası Phi Phi’den Phuket Patong Beach’e geçtik. Uzun bir kumsalı çok daha merkezi bir konuma sahip. Denizi çok sevmesek de gün batımı harikaydı. Patong Beach daha merkezi olduğu için burada kaldık günlük 30 Bahta motor kiraladık genelde otellerden motor kiraladık pasaport alıyorlar vermeyin diyorlar ama otele zaten verdiğim için sorun olmadı açıkçası aynı şey arkadaşım bu konuda çok hassastı ama bana bir zararı olmadı pasaportumu da geri aldım. Neredeyse hiç Patong’da denize girmedik daha ilerisinde yer alan, Karon, Kata Beach var her gün o kısımlara gidip daha kasaba benzeri görünümlü, daha doğal yerlerde denize girmeyi tercih ettik. Akşam olduğunda ise sabaha kadar durmayan meşhur Patong gecelerinde sokak yemekleri tattık, gezdik, eğlendik kulübe gittik.
Araya Beach Hotel Patong; Tayland ‘da kahvaltıdaki yandaşlarım yumurtalı tost ekmeği, yumurta, tropik meyveler ve kuruvasanlar😍 arada tabağıma noodle sebze ve prinç alıp onları da es geçmiyordum tabiki. Zeytin, peynir yok evet çok da aradığımı da söyleyemem.😊
Bunlar fazlasıyla yeterli oluyordu. Reçelleri jöle kıvamında çokta leziz. “Araya Beach Hotel Patong” Phuket’in en merkezi yerlerinden birinde direk sahilde yer alıyor. Aradaki yoldan geçip sahile ulaşıyorsunuz. Üst katında havuzu var gün batımını izlemek şahane oluyor. Odalar gayet rahat ve sade. Müdürü Volkan Bey ile rezervasyon için iletişime geçebilirsiniz veya Booking.com ’d hm@arayabeachhotel.com ‘e mail atarak rezervasyon yaptırabilirsiniz… Gecelik 2 kişi oda fiyatı; yüksek sezonda 400-700₺ arası değişiyor.
Naina Resort& Spa Beach Hotel; Patong’un sessiz bir kenarında kurulmuş çiftlik benzeri dinlenme oteli diyebiliriz. Odaları oldukça iyiydi. Kahvaltısı da çok keyifliydi. Naina Resort & Spa Hotel ‘de ayrıca dışarıda bulunan havuzunda vakit geçirmek mümkün.
Big Buddha; Patong’dan kiraladığımız motor ile Big Buddha’yı ziyaret ettim. Phuket’in en yüksek noktası olan Chalong Tepesi’ne oturtulan; 2.500 yıl önce doğmuş, barışçıl bir dinin kutsal lideri Buddha’nın heykeli neredeyse heryerden rahatlıkla görülebiliyor.
Big Buddha’ya çıkıp Phuket’i kuşbakışı seyrederek, Keşiş den şans taşı almayı unutmayın. 🙂
James Bond Adaları ve Similiand Adaları turuna çıktık.
James Bond Adaları; @keremphuket The Key Phuket’in düzenlemiş olduğu James Bond adası turuna çıktım. Uzun zamandır beni heyecanlandıran #Jamesbond adasını ziyaret etmek çok güzeldi. Görmüş olduğunuz foroğrafta bulunan suya gömülü devasa kaya parçası buzul çağında oluşmuş. Kaç tane örneği var ki böyle bir manzaranın? James Bond filmlerinden 1974 yapımı The Man With The Golden Gun adlı efsanevi filminin çekimlerinin yapıldığı adanın ismi buradan geliyor. Asıl adı Koh Tapu. Bence Dünya’da mutlaka görülmesi gereken yerler arasında çok özel bir yere sahip görsel, panoramik, muhteşem, etkileyici bölge.
Kano Turu, James Bond adası, Müslüman köyü ziyareti, mutasyona uğramış ağaçlar ve yürüyen balıkların ardından yüzme molası vererek bu harika turu sonlandırdık.
Sizlerde kendiniz bireysel olarak uçak biletlerinizi alırsanız @keremphuket ‘in turlarına katılabilirsiniz.
Gezdiğim ada turlarında oldukça etkileyici yerlere rast geldim. Büyük bir kaya parçasının yanında, deniz üzerinde evleri olan Panyee Adası ( Müslüman köyü) beni oldukça şaşırttı.
Adanın 200 yıla yakın bir geçmişi var. Endonezya’dan ayrılıp kendilerine yerleşilebilecek yeni bir yer arayan 3 balıkçı ailenin hükümet ile anlaşamaması sonucu çevrede yaşanılabilir ve balıkçılık yapılabilecek bir yer olarak burayı buluyor ve diğer insanlara işaret vermek için en yüksek yere bayrak asıyorlar. Bunu gören diğer balıkçılar da gelip buraya yerleşerek adanın ilk sakinlerini oluyor ve o günden sonra ada, Malay dilinde “Bayrak Adası” anlamına gelen Koh Panyee olarak anılmaya başlanıyor. Kayaların yanında deniz üzerine kurulu bir köy. Müslüman oldukları için köyde cami de bulunuyor.
Köy de beni en çok etkileyen “su üzerindeki futbol sahası” oldu. Köy halkı, eski teknelerden, buldukları tahtadan kendilerine yüzer bir futbol sahası yapmışlar. Panyee Futbol Klübü Güney Tayland’ın en başarılı genç kulüplerinden birisi olmuş ve en son 7 başarı elde etmişler. @keremphuket ile sizlerde Phuket adalarını gezebilir turlara katılabilirsiniz.
Similian Adaları;
Tayland’da gördügüm en güzel adalardan biri Similan Adaları oldu. Dünya sıralamasında yer alan ilk 5 mercan adasından birtanesi bu yüzden bembeyaz kumları, turkuaz denizi ve tropikal yağmur ormanları yanındaki kaya oluşumları ile büyüleyici bir yer. Similian; Güney Tayland’da Andaan Denizi açıklarında bulunan takımada grubu ve Phang Nga vilayetine bağlı olan adalar milli park statüsünde koruma altına alınmışlardır. Yılın belli aylarında kapalı oluyor. Similian Malay dilinde 9 anlamına geliyor.
Similan grubuna dahil olan adaların isimleri Ko Bon, Ko Bayu, Ko Similan, Ko Payu, Ko Miang, Ko Payan, Ko Payang, Ko Huyong, Ko Bon ve Ko Tacha’dır. Ko Similan grubun en büyük adası ve bence en güzel olanı. Dünyanın en iyi dalış alanlarından olarak kabul edilen bölge de dalış için mükemmel zamanım kısıtlı olduğu için şnorkel ile yüzdüm rengarenk balıklar hepsi muhtesemdi. Adalara genelde Khao Lakveya Phuket gibi turist merkezlerinden düzenlenen tekne turları ile ulaşılmaktadır. Phuket’ten 2 saat araçla giderek Okyanus üzerinde 1.5 saat sonra adalara ulasabildik. Okyanus dalgalari ile feribotta giderken fazlaca sarsildik ama değdi doğrusu. Adalara tur kişi başı; 2000 ile 2500Baht arasında değişiyor. @keremphuket ile iletisime geçebilirsiniz.
Phuket’te Ne Yenir?
Phuket Patong bölgesinde bulunan @thezulaphuket’te nefis Uzakdoğu lezzetleri tattım. 2 katlı restoranın dekorasyonu da müthiş.
Özellikle favorim lezzetim Thai çorbası olan Tom Yum Kung oldu. Çok lezzetli ve doyurucu bir çorba. Artık her gün Pad Thai yemeden duramıyorum zaten ona diyecek lafım yok efsaneydi. Deneyimlediğim lezzetler; Morning glory with oyster sauce 140Baht (17TL) Pad thai kung 210 Baht ( 24TL) sweet & sour kung 230 baht ( 28TL) Tom yum kung 180 Baht ( 22TL) Zula Special. 730 Baht. (Yaklaşık 88TL) Mekanın işletmecisi @keremphuket Uzakdoğu lezzetlerini Türklere sevdirmeyi hedefleyor. Phuket’e gelirseniz mutlaka buraya uğramalısınız. Uzakdoğu lezzetlerinin yanısıra serpme kahvaltı, kebablar, pideler, burgerler ve birçok alternatif bulabilirsiniz.
Sokak Lezzetleri; Tuzda Balık (200Baht) yanında ekmek ile (270Baht), Pad Thai (120Baht), Mango Sticky Rice(100 Baht), karışık dilimlenmiş tropik Meyve (100Baht) denenmesi gerekenler arasında yer alıyor. Özellikle Tuzda balığı yanındaki kızarmış ekmeklerle yemelisiniz nefis. Tayland biraları da gayet iyiyidi bence yemekle iyi gidiyor.
Tiger Kingdom; Sadece korkmamaya başladığımız zaman yaşamaya başlarız. (Doroth Thompson) Cesaretin yoksa hiçbirşey başaramamış sayılırsın. Tayland’a hergün kaplan seviyorum.
Bu kadar yol gelmişken kaplan sevmeden dönmek olmaz diye düşünüp, Tiger Kingdom’a geldim. Kaplanların bulunduğu yerde dört adet kaplan var. Uyuşturulmadıkları söyleniyor, yine de tedbirli olmakta fayda var. Kaplanlar gerçekten büyüleyici güzellikteler ve bir tek arka kısımlarından (sırt, arka patiler..) sevilebiliyorlar çünkü kaplanlar kulak arkasında bulunan beyaz noktaları sayesinde arkada da gözleri olduğunu düşünüp arkadan gelecek tehdite karşı kendilerini güvende hissediyorlarmış. Kaplanlarla fotoğraf çekilmek 900 ile 1000 Baht arasında değişiyor.
Fillere binmeyi önermiyorum tabiki bu yüzden onu sadece muz ile besleyerek karşılığında öpücük ve belime sarılmasını mutlulukla izledim. Bu güzelim fillere kıyıp binilmez yahu. Çok tatlılar. Tayland’a yapılacaklara fil sevmeyi kesinlikle ekleyin çok hoşunuza gidecek. Big Buddha yolunda 100 Baht muz ücreti vererek bu güzel fili besledim.
Patong’da diğer uğranılması gereken yerler; Tiger Restaurant Sea Food yemek için, Newyork Club kaliteli müzik ve eğlence için. Klasik olabilir ama İlluzion Club’a da gidenler çoğunlukta ne de olsa en bilindik ve büyük küplerden biri.
Bu hayal gibi gezinin ardından Phuket’ten Bangkok Airways ile Pattaya’ya uçarak, ertesi gün QATAR Airways ile Doha Aktarmalı İstanbul’a uçtum.
QATAR Airways; ile Uçuşlar Nasıldı? Çok konforlu büyük uçaklarda sarsıntılar çok az oluyor ayrıca kahvaltı ve yemek menüsü nefisti. Uçakta bolca yemek yediğimi söyleyebilirim. Personel çok kibar kendinizi çok iyi hissediyorsunuz. Katar Devleti’nin başkenti Doha’daki beş yıldızlı merkezlerinde Hamad Uluslararası Havalimanı’ndan verdikleri rakipsiz hizmetler ve yeni nesil uçaklardan oluşan filoları ile her gün haritada 150’den fazla noktayı birleştirerek altı kıtanın hepsine hizmet veren küresel bir havayolu.
Qatar Airways, kurulduğu 1997 yılından bu yana, pek çok ödül de almış, Skytrax tarafından verilen 5 yıldıza layık görülen elit havayolu grubunun bir parçası oldu. Skytrax tarafından 2011, 2012, 2015 ve son olarak 2017 yılında Yılın Havayolu seçilen Qatar Airways oldukça başarılı ve benim için en güzel havayollarından biri olduğunu söyleyebilirim. Uçaklarda en önemlisi güven faktörü ve konfor ikisini de bir arada sunuyorlar.
Uzun uçuşlarda, kahvaltı, öğle yemeği, alkollü, alkolsüz içecekler, tv seyredebileceğiniz, müzik dinleyebileceğiniz kulaklıklar, rahat etmeniz için uçuş çorabı, uyku gözlüğü, diş macunu ve fırçası herşey özel olarak sunuldu. Harikaydı. Özellikle uzun uçuşlarınız için mutlaka tercih etmelisiniz.
Şimdi elimden geldiğince tüm seyahati bir yazıda toplamaya çalıştım en kısa zamanda vakit bulduğumda her bölümü ayrı ayrı daha detaylı anlatacağım.
Bu güzel rüyayı herkesin yaşamasını temenni ediyorum sanırım seneye yine Tayland’da olabilirim. 🙂
2 yorum
Yine guzel yazı ve fotograflar ,ellerinize saglık ,herseyi tqm anlatmıssiniz
Güzel bölümdü çeviri için teşekkürler.